image/svg+xml
image/svg+xml

Öğrenen olmak-Şubat ayı blog yazısı

 Öğrenen Olmak!

Merhaba genç arkadaşlar, üniversiteli olarak ülkemizin üst düzey eğitimli kesimini oluşturmaktasınız. 2022 yılı verilerine göre 25 yaş ve üstü nüfusun yüzde 20,3’ü yüksekokul veya fakülte bitirmiştir. Bunun anlamı öğrenmeyi öğrenmiş, hayata en iyi hazırlanmış, ülkesini gelişmiş ülkeler düzeyine çıkaracak kesim sizlersiniz, bu oranlar bize aynı zamanda önemli sorumluluklar yüklemektedir.

Peki, öyleyse neler yapmalıyız?
İlk görevimiz derslerimizi gerektiği gibi en iyi şekilde öğrenmek, mesleğimizin en iyisi olmak için çabalayarak diplomalarımızı hak etmeliyiz, bunlar yeterli mi değil…
Yabancı dil öğrenmeliyiz. “Bir dil bir insan” sözünü unutmadan ikinci hatta üçüncü dil konusunda üniversite içi, dışı, online her türlü dil öğrenme fırsatlarından yararlanmalıyız. ERASMUS üniversite öğrencilerine hem birçok ülke görme, arkadaş edinme, hem de dil öğrenme fırsatları sunmaktadır. Üniversite bittikten sonra da staj, gönüllülük gibi çalışmalara da katılabilirsiniz. Üniversitemizin ERASMUS duyurularını kaçırmamalıyız.

Proje yapmalıyız, yapılmış projelere katılmalıyız, TÜBİTAK siz öğrencilere çok güzel proje fırsatları sunmaktadır. Üniversitemizin öğrenci projeleri konusunda ön sıralarda olduğunu unutmamalıyız.

Okullarda ya da sivil toplum kuruluşlarında gönüllü çalışmalar yapmalıyız, yurt dışında birçok üniversite öğrenci seçiminde öğrencinin katıldığı gönüllü faaliyetlerde yer almaktadır. İyi eğitim alan her sorumlu vatandaş gibi sorunlara çözüm aramalı, örnek çalışmalar yapmalıyız.

Sağlığımızı korumayı, sağlıklı beslenmeyi, spor yapmayı, zararlı alışkanlıklardan uzak durmayı, ekonomimizi doğru yönetmeyi unutmamalıyız.

Bulunduğumuz çağın teknolojinin öne çıktığı dijital bir çağ olduğunu unutmadan yapay zekâ araçlarını tanımalı, dijital ürünleri, kodlamayı öğrenmeli daha sonra, içerikler hazırlamalı, çeşitli platformlarda yayınlamalıyız.

Öğrendiklerimizi bizden küçük öğrencilere aktarmalı onların yer aldığı platformlarda kurs ya da ders vermeliyiz. “Bilmiyorsan, öğren, biliyorsan, öğret" 4000 yıllık Sümer tabletinden alınan söz gibi öğrendiğimiz bilgiler bize aynı zamanda öğretme sorumluluğu yükler. Bu sorumluluğumuzu da unutmadan yakaladığımız fırsatlarda uygulamalıyız.

Kişisel yönden kendimizi geliştirme birey olma her eğitimli insanın görevidir, bunun için bol bol kitap okumalı, gezilere katılmalı, tiyatro izlemeli, resim, müzik gibi sosyal kültürel faaliyetlere katılmalıyız.

İyi olduğumuz hoşlandığımız, merak ettiğimiz konularda kendimizi geliştirmeliyiz. Bu yüzyıl birçok mesleğin kaybolduğu, yeni birçok mesleğin ortaya çıktığı bir dönemdir, bu yüzden tek meslekle yetinmemeli ilgi duyduğumuz farklı meslekler konusunda da kendimizi geliştirmeliyiz. Dijital birçok platformlarda aklımıza gelmeyecek kadar çok farklı konularda eğitimler, sertifikalar verilmektedir, bunlardan yararlanmalıyız. Günümüzde birçok meslek gençler tarafından seçilmemektedir. Önümüzdeki yıllarda ayakkabı tamirciliği, terzilik, boya badana, tamirat gibi işlere eleman bulmakta zorlanacağız, bu gibi işlerde kendimizi geliştirmeliyiz, söküğümüzü dikecek kadar terzilik, evimizdeki tamiratları yapacak kadar işçilik, yemeğimizi yapacak kadar aşçılık öğrenmeliyiz. Belki bu öğrendiklerimiz gelecek yıllarda mesleğimiz olacak kim bilebilir? Özellikle dede ve ninelerimizden onların bildiği işleri onlar hayattayken öğrenmeliyiz. Bunlar aynı zamanda geçmiş kültürlerin gelecek kuşaklara aktarımıdır. Bu işlerin yapılışlarını öğrenirken fotoğraf, blog, video gibi araçlarla kaydetmeli, insanların kullanıp öğrenmesine açmalıyız. Hem aile büyüklerimizin bilgi ve becerilerini kayıt altına alarak onların unutulmamasını sağlarız, hem de diğer çocuk ve gençlerin öğrenmelerine de aracı olmuş oluruz. Hayat dediğimiz bu yolculuğu kendini bu yola en iyi şekilde hazırlayanların başaracağını, küçük küçük adımların bizi geleceğe götüreceğini aklımızdan çıkarmamalıyız. Ülkemizin en acı günlerinden birinin yaşandığı 6 Şubat 2023 tarihini de hatırlatan bu şubat ayında depremlere çeşitli afetlere de hazırlanmalıyız. İlk yardım eğitimini mutlaka almalı, zaman zaman hatırlatan çalışmalar yapmalı, zor durumda kalan bir insana basit bir hareketle yardım edebileceğimizi unutmamalıyız. Tüm bu yazdıklarım üniversiteye kadar gelmiş her gencin yapması gereken çalışmalardan örnekler, benim eksik bıraktıklarımı da sizler tamamlayacaksınız…

Sözlerimi bitirmeden, ben bu soruyu ChatGPT’ye sorsam acaba o ne derdi dedim. İşte size cevabı olduğu gibi aktarıyorum;

Bir üniversite öğrencisi şu konuları öğrenmeli:
Akademik bilgi ve beceriler: Öğrenciler, öğrenim gördükleri alandaki temel bilgi ve becerileri edinmeli. Öğrenilen teorik bilgiyi pratik uygulamada kullanabilmeli.
Araştırma ve analiz becerileri: Öğrenciler, bilgi toplama, analiz etme, sentez yapma ve sonuç çıkarma gibi araştırma becerilerini geliştirmelidir.
Eleştirel düşünme ve problem çözme becerileri: Öğrenciler, verileri analiz ederek eleştirel düşünme becerilerini geliştirmeli. Karmaşık problemleri analiz edebilmeli ve çözüm önerileri sunabilmelidir.
İletişim becerileri: Öğrenciler, etkili iletişim becerileri edinmeli. Bunlar sözlü, yazılı ve görsel iletişim becerilerini içerir.
Ekip çalışması: Öğrenciler, gruplarda çalışarak ekip çalışması becerilerini geliştirmeli. Farklı bakış açılarına saygı duymalı ve takım çalışmasında aktif rol almalı.
Yaratıcılık ve yenilikçilik: Öğrenciler, farklı çözüm yolları bulma ve yeni fikirler üretme becerilerini geliştirmelidir.
Kişisel gelişim: Öğrenciler, liderlik, zaman yönetimi, stres yönetimi gibi kişisel gelişim becerilerini öğrenmeli.
Kültürel farkındalık: Öğrenciler, farklı kültürlere ve bakış açılarına saygı duymalı ve kültürel farkındalık geliştirmelidir.
Sosyal sorumluluk: Öğrenciler, topluma ve çevreye karşı sorumluluk duygusu geliştirmeli ve sosyal sorumluluk projelerine aktif olarak katılmalıdır.
İş yaşamına hazırlık: Öğrenciler, staj yapma, iş piyasasını tanıma, kariyer planlama gibi iş yaşamına hazırlık becerilerini geliştirmelidir.

Siz ister benim söylediklerime ister yapay zekaya kulak verin, aklın yolu bir…

6 Şubat depremini unutmadan her türlü afete hazırlıklı olalım, bilimin yolundan ayrılmayalım. Sağlıkla kalın.

5 Şubat 2024
Doç. Dr. Gülsün ŞAHAN
Bartın Üniversitesi
Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri

     
 
  • Dijital dünyada karşılaştığımız tehdit: Siber zorbalık

  • Sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip edebilirsiniz.

  • Zaman Kumbarası: Her An Bir Yatırım

  • Hareketsizlik Pandemisi

  • BARÜ’de eğitimde kalite hedefiyle adımlar atılmaya devam ediliyor

  • Öğrenciler İçin Eğitim İhtiyaç Analizi Raporu

  • Siz, Hiç İç Dünyanız İle Sohbet Ettiniz Mi?

  • Dijital obez miyim?

  • Eğiticilerin Uyum Eğitimi için İhtiyaç Analizi

  • Eğiticilerin Gelişimi için İhtiyaç Analizi Raporu